alışmış

alışmış
ияләшкән; күнеккән

Türkçe-Tatarca sözlük. 2013.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Смотреть что такое "alışmış" в других словарях:

  • alışmış — sf. Alışkın Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller alışmış kudurmuştan beterdir alışmış kursak bulamacını ister …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • alışmış kudurmuştan beterdir — alışılan bir şeyden kolayca vazgeçilmez anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • alışmış kursak bulamacını ister — kişi, yararlanmaya alıştığı şeyden yoksun kalmak istemez anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • mə’luf — ə. alışmış, adət etmiş, öyrəşmiş ə. yemlənmiş, ələf verilmiş (otyeyən heyvan haqqında) …   Klassik Azərbaycan ədəbiyyatında islənən ərəb və fars sözləri lüğəti

  • tiryaki — sf., Ar. tiryāḳī 1) Afyon, tütün, kahve, çay vb. keyif veren maddelere alışmış olan (kimse) Tiryaki değildi ama aklına estikçe içiyordu. Ç. Altan 2) mec. Bir şeye çok alışmış, vazgeçemeyen Belki de habire yenilmekte olduğu için zaten öfkesi… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • alışkın — sf. Bir şeye veya bir şey yapmaya alışmış olan, alışkan, alışmış Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller alışkın olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • adamcıl — sf. İnsandan ürkmeyen, insana alışmış olan, insana sokulan, sıcakkanlı, munis Hem de ne adamcıldır, ne candır, bilseniz. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • alışık — sf., ğı Herhangi bir duruma alışmış olan Merdivenden gayet zarif ve alışık bir eda ile çıkmaya hazırlandığı belliydi. R. H. Karay Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller alışık olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • alışılmak — e Bir şeye alışmış duruma gelinmek Sıkıntılara alışılır …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • alışkanlık — is., ğı 1) Bir şeye alışmış olma durumu, alışkınlık, alışmışlık, itiyat, huy, ünsiyet ... devlet, gençleri ... kötü alışkanlıklardan ve cehaletten korumak için gerekli tedbirleri alır. Anayasa 2) Yakınlık, arkadaşlık, ünsiyet 3) fel., ruh b. İç… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • alışmak — e 1) Bir işi tekrarlayarak kolaylıkla yapabilmek Muhtaç değiliz ama ben çalışmaya alıştım. E. İ. Benice 2) Yadırgamaz duruma gelmek Havaya alışmak. Bulunduğu çevreye alışmak. 3) Uyar duruma gelmek, uygun gelmek, intibak etmek Bu mesleğe alışmış… …   Çağatay Osmanlı Sözlük


Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»